Bu makale yeni rakı müzeyyen özellikleri netleştirecek. yeni rakı müzeyyen özellikleri hakkında bilgi ediniyorsanız, bu Fakat müzeyyen bu derin tutku filmi makalesinde HometownInn ile yeni rakı müzeyyen özellikleri’yi tartışalım.
Table of Contents
Fakat müzeyyen bu derin tutku filmi içindeki yeni rakı müzeyyen özellikleri ile ilgili bilgilerin ayrıntılı bir özeti
Bu HometownInn web sitesiyle, sizin için daha yararlı veriler için yeni rakı müzeyyen özellikleri dışındaki diğer bilgileri güncelleyebilirsiniz. HometownInn sayfasında, sizin için her gün sürekli yeni ve doğru içeriği güncelliyoruz, Sizin için en ayrıntılı değeri sağlama arzusuyla, Kullanıcıların internette bilgileri mümkün olduğunca çabuk yakalayabilmelerine yardımcı olun.
Konuyla ilgili bazı içerikler yeni rakı müzeyyen özellikleri
yeni rakı müzeyyen özellikleri hakkında bilgi ile ilgili fotoğraflar
Okuduğunuz Fakat müzeyyen bu derin tutku filmi hakkında bilgi görüntülemeye ek olarak, O zaman HometownInn her gün hemen aşağıda yayınladığı diğer birçok içeriğe bakabilirsiniz.
yeni rakı müzeyyen özellikleri ile ilgili anahtar kelimeler
#Fakat #müzeyyen #derin #tutku #filmi.
[vid_tags].Fakat müzeyyen bu derin tutku filmi.
yeni rakı müzeyyen özellikleri.
yeni rakı müzeyyen özellikleri hakkındaki bilgilerle Hometown Inn size daha fazla bilgiye ve yeni bilgiye sahip olmanıza yardımcı olacağını umuyoruz.. hometown-inn.com ‘ın yeni rakı müzeyyen özellikleri içeriğini izlediğiniz için içtenlikle teşekkür ederim.
Bir gün buraya düşerse yolu eminim gel diyecektir bana…..
24:24 bu nasıl sahne lan
-Müzeyyen
+Efendim
-Hiç adını söylemek hoşuma gidiyor
La başta ki kadına niye öyle davranıyor of şunu biri anlatsın bana
Ne saçma bir film yani insan terk etmek için sevmez ki müzeyyen yazıklar olsun sana bir erkek için kaç erkeği hayattan kopardın. Ama yani Arif'in müzeyyenle barışmaması bncede isabet etmiştir. Umarım Arif yeni yaptığı sevgiliyi terk etmez sonuçta o acının ne olduğunu biliyor
Müthiş mesajlar içeren bir film… Dominant ve özgür bir kadinin zihni ile, henüz başariyi yakalayamamis ama potansiyelleri olan adamin, yaşadiklarini, büyümesini gôsteren bir film.. Allah a şükür ki, ayrilmayi başardi ve o kadindan rütbesini aldi… Şimdi artik, toz pembe degil, gerçekler yaşayacak… Gerçek nedir? Aştan ibaret degil. Kendini gerçekleştirmek……………
fakat Müzeyyen bu derin bi tutku inancım bu benim. Ama belli ki tek taraflı tutku eksiğin bu senin…
Ah Müzeyyen bitirdin beni…
Bir şeyin kalbini kırması için İlaki yanlış olması gerekmez ki…
Aslında sorunda buydu kadın adamı etkilemek için hiçbir şey yapmamıştı.
Kadının raf raf kitapları vardı adamın yarım kalan romanından etkilenmişti belkide herkesten önce okumak cazip gelmişti.
Adam ise o kadını yıllarca beklemiş gibiydi tam hislerini betimlesin diye şiirde eksik olan tek kelimeyi oniki yıl beklemek gibi, kadın adam için romanın devamı gibiydi aslında sorun buydu adam romanını bitirememe sebebi buydu romanındaki anlattığı hikayeyi bilmiyordu o hissi bilmiyordu işte kadın tam o hisleri yaşatmak için gelmişti ital değildi hikayenin rüzgarında vardı kadın. Aslında gerçek roman kadındı,adamda eserine aşık bir yazar. i)
Bu hayat böyle bir şey işte ve belki de ayrılıklarla az acılı bir ölüm provası yapıyoruz…
Bazen Müzeyyen’in gidişini merak ederiz ama vazgeçmek adettendir..
“Ben kendime bile sınır koyamazken , senin isteklerine nasıl hayır diye bilirdim”
Bende onu en az muzeyyeni tanıdığı gibi tanımak isterdim.Biri sorunca şunu çok sever bunu sevmez diyebilmek için çok vakit geçirmek isterdim..Ben bunun eksikliğiyle özlemin fazlalığıyla yaşayıp gidiyorum..
izlediğim en kötü filmler listesinde madalyayı zorlar
23/09/22
Hayata dair soluksuz ve sanatsal.
Filmi bir saat kırk dakikada bitirdim. Yorumları hala bitiremedim
Sevdiğini önce beyninden sonra da yüreğinden atamadıkça yeni bir ilişkiye başlayamazdı bir insan. Başlasa da ne kadar sağlıklı ilerleyecekti ki bu ilişki? Bitmesi bir çıt sesine bakmaz mıydı?
Müzeyyen'deki duygu ya içinden atamadığı eskiye özlemiydi ya da Arif gibi ilişkideki konumunu adlandıramayan, bir nevi yerini yadırgayan, kişiye ait olamama duygusuydu. Kim bilir?
Ne istediği konusunda kendinden emin ve bir o kadar da duygularından emin olamayan Müzeyyen, belki de hiç dönmeyecekti geri, belki de dönerdi, belli mi olur? Sonuç ne olursa olsun Arif için fark eder miydi? O emindi artık duygularından, ne kadar zor olursa olsun daha fazla çay içilmemesi gerektiğinden.
Bir nevi tezatların öyküsüydü benim için bu film. Film bittiğinde bir boşluk hissi sarıyor insanı ve bir sessizlik. Öyle bir histi ki bu… Sanki çok zaman geçse de yeri dolmayacak bir his, bir boşluk. Herkesin hayatında bir Müzeyyen'i geride bıraktığı bir Arif'i vardır belki de kim bilir? Ya da o içine hapsolmuş hiç gitmeyen boşluk hissi.
16.08.2022
bir şeyin kalbini kırması için illa yanlış olması gerekmez ki.
Müzeyyen niye eski kocasindan ayrildi
-ona asiktim
+deydimi peki…
Sevdiğim kızla bu film sayesinde birlikte olduk. Şimdi o yok ben yine buradayım…
Arif ve ben bu yaşanılanları hiç hak etmemiştik.
01:36:20…
uzun zaman sonra yuzyuze geldik dun onunla.arkadasim onerdiginiz bi ask filmi var mi dedi.ayni anda bu filmi soyledik.cok degismisti ama aslinda hala ayniydi.
Boşluk
Ben bu filmden sıkılırım diyenle olmaz mesela…bir çok ortak yanınız olduğu biriyle olun…
"Aglamayan kadın aglatacak kadındır " keşke bunun ne demek olduğunu anlamasaydım
"Ya beni etkilemek gibi bir derdi yoktu ya da beğenilmeye çok alışkındı"
BENİM HİKAYEMDE VASAT OLSUN İSTERİM ZİRA VASATI SEVERİM.
1:32:22 – Beni niye bırakıp gittin Müzeyyen? – Elimde değildi, kendime engel olamadım. Ona aşıktım. Seni üzmek istemezdim ama kendimden de vazgeçemedim. – Değdi mi peki? – Mesele bu değil ki, yaşamam gerekiyordu yaşadım. Ama biliyorsun işte bitiyor en nihayetinde her şey gibi. – Çay için teşekkürler. – Gitme! Lütfen! Diyelim ki gitmedin. Seninle beraber olmaya devam ettik. Ne değişecekti? Ne yapacaktık? – Sevişirdik. – Başka? – Sabahları beraber uyanırdık. Ben senden önce kalkardım. Senin uyuyuşunu izlerdim. Sonra sen uyanırdın. Bana gülümserdin. – Sonra? – Sonra, sabahları çayı tek şekerli içtiğini, günün diğer saatlerinde şekersiz içtiğini biliyor olurdum. O ilk şekeri ben atardım çayına, zarifçe eritişini izlerdim. – Sonra? – Sonra, en çok boynundan öpülmeyi sevdiğini biliyor olurdum. – Güzelmiş. – Sonra dışarı çıkardık. Dışarıda yağmur yağıyor olurdu. Biz şemsiyeyi almazdık. Sırılsıklam olurduk. Sonra sen bana sokulurdun. Ama saçağın altına hiç girmezdik. Sonra sen üşütürdün. Ayakların buz gibi olurdu. Ben sana en sevdiğin o mavi çoraplarını getirirdim. Sonra bayramları babaannenin mezarını ziyaret etmeye giderdik. – Gider miydik gerçekten? – Giderdik. Hayatta en sevdiğin kadın için ağlayışını izlerdim senin. Hiçbir şey yapmazdım; gözyaşlarını silmezdim, seni teselli etmezdim. Orada öylece ağlayışını izlerdim senin. Başka insanların mezarlarının arasında dolaşarak, hayatın ne kadar şahane bir şey olduğunu düşünürdüm. Sonra hiçbir şey yapmazdık. öylece otururduk. Çok bilinmeyenli bu sorunun yanıtını arardık. Hayat bizi yalancı çıkarana dek, bulduğumuz cevapları doğru sanırdık. – O zaman, bir çay daha içelim mi? – Daha fazla çay içmek istemiyorum ben.
27:58 " Adam, kadını çok seviyor, sevdikçe ruhu büyüyor, ruh eve sığmıyor."
20:23 Belki bir gün ben de yaparım , her şeyi bırakıp giderim.
08:22 Bazen insanlar 1'i yarım sanır 2'ye tamamlamaya çalışırlar. Oysa 2 lanetli sayıdır kendine yetmez. Hep 3 e koşar bu yüzden arkadaşlarımın evlenmesi hep hüzünlendirir beni