Mahir Çayan Nasıl Öldürüldü? | Kızıldere 30 Mart 1972 | 32.Gün Arşivi | mahirin yeri ile ilgili en eksiksiz bilgiyi kapsayan

Teknisyenleri onların öldürdüğü ne malum? Ev tarandı resmen jandarma öldürüp suçu da mahirlere atmıştır belki..

İşbirlikçi ajan Kürkçü

Su müzigin ismi ne

Ertugrul kurkcu devrimci degildir, korkaktan devrimci olunmaz

Ulan böyle olay Türkiye tarihinde görülmedi Mahir çayan, deniz gezmiş ve yoldaşlarının idamını engellemek için başkonsolosluğu ve diğer yabancıları kaçırdı böyle yiğit delikanlı devrimci birdaha gelmez Allah rahmet eylesin geriye o müthiş sözleri kaldı..

Mahir Çayan şu an hayatta olsaydı, bu samanlık faresi Kürkçü’yü yaşatmazdı.

Mahirleri sattı Ertuğrul buna anlamamak için cidden saf olmalı insan

ON'LAR ; TÜRKİYE DEVRİM TARİHİNE İSİMLERİNİ KANLA YAZDILAR …,
KANLA YAZILAN , DEVRİM TARİHİ ASLA SİLİNMEZ !
YAŞASIN ;
THKP – C
THKO ..!

Mahir Çayan çok yakışıklı karizmatik adammış aynı zamanda çok korkusuz ve tehlikeli biriymiş gerçekten

amq teröristleri

Sen samanlığa saklandın. Hayır saklanmadım

MAHİR,HÜSEYİN,ULAŞ KURTULUŞA KADAR SAVAŞŞŞ❤️

İnsanlık suçunu işleyenlere ve onlara destek olanlara karşı mücadele etmek terörizm değildir. Mücadelenizi kalbimizde yaşatacağız

Bu toplum için ölmeye değermi????

Deniz gezmiş ve arkadaşları asılmasın diye yapılan eylem
Onlarda canları ilee ödemiş
Denizde arkadaşlarıda idam edildi
Kim kazandı
Katil Amerika
Allah bin belanı versin amerika
Amin

İşbirlikçi ajan Ertuğrul Kürkçü ah ulan ah Mahir bi hayatta kalsaydı..

Ertuğrul Kürkçü’nün dedesi yüzbaşıdır cumhuriyetin ilk yıllarında Genelkurmay istihbaratta.

“Bize en çok küfreden Ertuğrul Kürkçü’ydü”

Anlayan anladı…

mehmet eymürün tasmasi sam amcasinin elindeydi

Ziya yilmaz 2020 de rahmetli oldu allah rahmet elesin

ÇAKMA DEVRİMCİ KÜRKÇÜ
1) Kürkçü, Kızıldere sonrası yargılandığı THKP-C davasında yaptığı savunmada Troçkizm ile Marksist-Leninist olmayı karıştırdığını, o dönemde yaptıkları gençlik eylemlerinin, Dev-Genç aktivitelerinin yanlış olduğunu ve aslında Türk toplumunun ilerleyişine karşı olan bir harekete dört elle sarıldığını mahkemede dillendirirken aynı zamanda Dev-Genç’in kendisinden önceki başkanı Atilla Sarp hakkında ‘’ onun kadar üçkâğıtçı bir insan tanımadım, faşistlerden görmediğim muhalefeti ve saldırıyı Atilla Sarp ve grubundan gördüm" diyerek devrimcileri mahkemeye şikâyet ediyordu.
2) Ertuğrul Kürkçü mahkemede Kızıldere direnişini anlatırken bir ‘’Mahir bizi kandırdı’’ demediği kalmıştır. İşin aslı Kürkçü savunmasında: ‘’ Kızıldere olaylarına Mahir Çayan’a olan ‘’sevgim’’ yüzünden katıldım, ‘’hatalı’’ hareket ettiğimi ve hatalı davrandığımızı fark etmiştim ancak örgütsel disiplin meselesi yüzünden ‘’ikazda’’ bulunamıyordum. Mahir mutlak nüfuz sahibi idi ve her söylediği kanun hükmünde idi’’ demiştir. Yani Kürkçü tüm olayı Mahir’e ‘’yanlış’’ yaptığını söyleyememe durumuna dayandırırken kendini temize çekmeye çalışıyordu. Kim üzerinden? Kızıldere’de ölenler!
3) Kızıldere olayından yaklaşık 1 sene sonra Kürkçü yine olayda öldürülen İngilizler için ise şunları söylemekteydi: "Ben hayatımda hiçbir zaman duymadığım sesleri, görmediğim şeyleri, pek az kişinin görebileceği, duyabileceği sesleri duydum, kan sesi duydum. Artık arkadaşlarımın bu meselede hiçbir sorumlulukları kalmadığı halde, İngilizlerin ‘’boşu boşuna’’ akan kanlarının seslerini duydum.’’
4) Ertuğrul Kürkçü 1987 yılında Yeni Gündem’e verdiği demeçte ise THKP-C’nin silahlı propaganda yapma girişiminin ve Kızıldere’ye uzanan olaylar zincirinin sorumlusu olarak Deniz Gezmiş önderliğindeki THKO’yu gösteriyor, onlar olmasaydı biz bu tip olaylara ‘’erkenden’’ girmeyiz diyordu. Bir bakıma 12 Mart yenilgisinin suçunu Denizlerin erken silahlanmasına bağlıyordu.
5) Sıkıyönetim mahkemelerine verdiği bir başka ifadede Kürkçü tüm geçmişini bir kalemde silebiliyor, pişmanlığını ağlayarak dile getirebiliyor ve inandıkları uğruna ölebilecek iradeyi gösterenlerin ardından bu geleneğe kara bir leke sürüyordu: ‘’ Ben o andan beri eskisi gibi değilim ve eskisi gibi olmam da mümkün değildir. Yaptıklarımdan ötürü pişman değilim zira politikada pişmanlığa yer yoktur. Ancak ben bütün yaptıklarımla ve bütün mücadelemle, kendi geçmişimle hesaplaştım. Ve aslında tarihin gidişine, Türk toplumunun ilerleyişine karşı olan bir harekete dört elle sarıldım ve bu anlamda silaha sarıldığım için tarihe ve kendi halkıma karşı suç işlediğim inancındayım.'' ''Ben sosyalizm adına anarşizm ve politika adına kör dövüşünü kışkırtan ve geliştiren kuvvetlerin oluşturduğu sistem içinde Ertuğrul Kürkçü olarak bilindim ve tanındım. Ama ben bugün, dünden beri yapmış olduğum hiçbir eylemi, hiçbir fikri savunmuyorum’’
6) Kendisine sorulan sorulara yanıt veren Ertuğrul Kürkçü geçmişi silmek için her yolu deniyor, bu uğurda kanı kurumamış Mahir’e, Elrom olayı üzerinden ‘’ Mahir Çayan, Deniz Gezmiş’in alternatifi olmak gayesi ile ortaya atıldı’’ şeklinde iftira atabiliyor, şu şekilde açıklama yapıyordu: ‘’ Olayları daha ziyade ölmüş olan arkadaşların adlarına vererek anlattım. Savcılıkta bana özel olarak tehdit veya baskı yapılmadı. Elrom’un kaçırılması olayında biz Mahir Çayan ile konuşmadık. Mahir Çayan, Deniz Gezmiş’in alternatifi olmak gayesi ile ortaya atıldı. Mahir Çayan, kendisini kuvvetli görmediği için verdiği ifadeler doğrultusunda ben de savcılıkta beyanda bulundum’’
7) Son olarak, Kürkçü ile aynı davanın sanıklarından Oğuzhan Müftüoğlu, Ertuğrul Kürkçü’nün sorgusu sırasında sarfettiği ''Mahir Çayan’ın tesiri altında kaldık'' sözlerine işaret edip ‘’ bütün felaketler dizisi zaten bunun yüzünden meydana gelmiştir’’ demiş, Mahir Çayan’ın Dev-Genç yönetiminde etkili olup olmadığının sorulmasını istemiştir. Bunun üzerine yanıt veren Kürkçü yine topu Mahir’e atarak onun kitle hareketlerini ‘’küçümsediğini’’ dile getiriyordu.

Teröristler bunlar Anadolu’da yerleri yok hepsi götüne tekme yedi anaları bacıları büyük şehirlerde genelevlerde çalışıyor şimdi k*zılbaş eşekleri

Ertuğrul bilerek yasattlar emperyalizm için kullandilar

İnsan avı…